5 Ocak 2011 Çarşamba

Yavşak Basın, Bunu da Yazın


Odtü'de bugün yine polis terörü yaşandı. Öğle saatlerinde A1 kapısında toplanan her siyasetten öğrenci AKP Genel Merkezi önüne yürümek ve taleplerini dile getirmek istiyordu. Eylemin adı Başkaldırıyoruz'du. Yök'e, Akp'ye, Polise başkaldırmak ve biz de buradayız demek için yürüyeceklerdi. Ellerinde pankartları, flamaları, dövizleri ile çıkış kapısına geldiklerinde yaklaşık 500 kişiydiler. Karşılarında ise panzerleriyle, gaz bombalarıyla, tazyikli sularıyla, coplarıyla tam 2200 polis. Öğrencilerin okuldan çıkmasına izin verilmedi. Polis her zaman yaptığı şeyi yaptı, gözü dönmüş biçimde öğrencilere saldırdı, su sıktı, gaz attı ve gençlerin en demokratik hakkını kullanmasını engelledi. Karşılığında da taşlarla karşılaştı. Saldırıya uğrayan, demokratik hakları ellerinden alınan, ıslatılan, gaz yiyen, cop yiyen, konuşmasına izin verilmeyen öğrenciler organize ve devlet eliyle gerçekleşen şiddete taşlarla karşılık verdi.

Buraya kadar her şey normal gibi. Bu ülkede öğrenciye, işçiye, hak arayana dayak atmak, susturmak, kafasını gözünü kırmak zaten bir gelenek. Bu olanların basında yansıma ise kan donduracak cinsten. Bugün bazı haber sitelerinin, haber ajanslarının polis şiddetini, devlet terörünü nasıl haberleştirdiğine bir bakalım;
Polisin üniversitelere müdahalesini protesto etmek için Ak Parti Genel Merkezi'ne yürümek isteyen öğrenciler, polise taş ve sopalarla saldırdı.
Polis barikatını aşmak isteyen öğrencilerin taş ve sopalarla saldırması üzerine polis ekipleri tazyikli suyla müdahalede bulundu. 
...Kampüse kaçan öğrenciler, tekrar toplanarak yürüyüşe geçti. Öğrenciler, burada da polise taş ve sopalı saldırılarını sürdürdü. 


Bunlar sadece birkaç örnek. Kısa bir internet gezintisiyle çok daha fazlasını bulabilirsiniz, dikkat edin saldıran hep öğrenciler olacaktır. Ya da yarın gazetelere bir göz atın. Polis tekmesiyle çocuğunu kaybeden kadının orada ne işi olduğunu sorgulama cüretinde bulunan, öğrencilerin toplantı basmaya geldiğini savunan, gençlerin hastalıklı olduklarını yumurtlayan beyinsiz, yalaka köşe yazarları neler yazacak bir görün. Medya, 4. güç olma özelliği bir yana, hükümeti yalama mekanizmasına dönüşmüş durumda. Kafası kırılan, coplanan, çocuğunu kaybeden, gaz bombaları altında bırakılan, Ankara ayazında tonlarca suyla ıslatılan, yürüme hakkı elinden alınan, söz söyleme özgürlüğü sabote edilen, kesintisiz saldırılarla susturulmaya çalışılan gençler yine suçlu. Onlar şiddet yanlısı, vandal. Hükümetimiz mi? İleri demokrasi kahramanı elbette, insan hakları savunucusu, demokrasinin yılmaz neferi.....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder